17 Aralık 2008

tamam öncelikle şununla yüzleşelim,
mezun oluyorum. istediğim kadar az ders alayım, dilekçelerle takla atayım, me-zun o-lu-yo-rum.
yıllık fotoğrafı çekimi, kep, cüppe, ulen ufaktan yıllık yazısı yazmak gerek gibi hissiyatların tavan yaptığı şu dönemde çoğunluk olarak kanaat hep bu fotoğraf işinin gerginç, yıllık yazısı dediğimiz hadisenin ise na-samimi bir şey olduğu idi. ve de itiraf edeyim ki ben de o çoğunluğa dahildim. ta ki liseden pek de samimi olmadığım bir arkadaşımın soyadını hatırlayamayıp sinir yapıp yıllığımı elime alana kadar. arkadaşın soyadını bulup rahata erdikten sonra kendi sayfama da baktım kontrol edemeyerek. tamam fotoğrafım daha güzel olabilirmiş, rötuş şeysi fazla kaçmış. yazıların da neredeyse hepsini okudum -bir tanesi korkutucu derece bi ilan-ı aşk vakasıymış şimdi farkettim 0_o - tamam şimdi çok çocukça gelen bir üslupla yazılmış çoğu..ama yine de güzel hissettim okurken, 10 sene sonra açınca okumak isteyeceğim türden şeyler yazılanlar ve yazıldıkları an için de büyük ölçüde samimiler aslında. çocukça bi samimiyet ama dedim ya güzel hissettiren cinsten. 2 sene önce bakmaya katlanamadığım şeyi şimdi bu ölçüde sempatik buluşum yaşımın kemale erdiğini de gösteriyor olabilir pek tabü blogk, ama sanırım en büyük etken tahammül sınırlarımın genişlemiş olduğu gerçeği.

ha bir de,
yeni yıllık -öhöm- fotoğrafımın çok güzel çıktığı gerçeği de var tabii ehea :D

0 comments: