24 Mayıs 2009

ne diyorsun oğlum?

14 mayıs '09, benim bulunmadığım bir felsefe dersi
muhterem felsefe hocam FK Foucault anlatmaktadır, modernitede iktidarın en büyük silahı olan davranış biçimlerinin zihindeki temsilinin patoloji üzerinden belirlenmesi meselesini yeni bitirmiştir, içi rahattır, Elias'tan iki-üç laf edip futbolcuların medeniyet kuralları dahilinde olmayan davranışlarına filan geçmiştir. yani tipik bir felsefe dersi işlenmektedir. geyiğin ortasında gereksiz afacan ve hevesli bir öğrenci -ki siz kim olduğunu da bilirsiniz canlarım- nedense derse geri dönüp şöyle bir soru sorar

aakççgö* : şimdi hocam foucault'nun geldiği bu noktada en azından çok sıkı bir şekilde teoriye bağlı bir anlamda pratiğin de süregelmesi gerekmiyor mu?
FK: ne diyorsun oğlum?

sınıf: HIHIOHOHAHAHA
ben burada odamda bi başıma kulağımda kulaklık gözler baygın ama bir yandan da laptopa sarılmış bir şekilde : AAHAHAHAHAHA

*afacanım ama kafam çok çalışıyor göstermezsem ölürüm.

1 comments:

luna dedi ki...

ahahah vay be biz gidiyoruz, afacanlar bi yere gitmiyo, ne kadar çoklarmış yaa :))